✅ Editör Onaylı
⭐ Kalite: 0,60/1.0
Drag Kültürü Arşivi: Günümüz Siyasi İkliminde Yeni Bir Anlam Kazanıyor
Orijinal Haber:
20 Eyl 2025, 12:00
AI İçerik:
23 Eyl 2025, 16:00
Kaynak: CNN World
📰 Haber Özeti
Görsel sanatçı Rachel Rampleman, 'Life is Drag' projesiyle drag sanatçılarını ve topluluklarını belgeliyor. Yeni sergi, bu projenin en güncel eserlerini New York'ta sergiliyor ve toplumsal cinsiyet kimliğini sorgulayan önemli bir çalışmaya dönüşüyor.
Görsel sanatçı Rachel Rampleman, Brooklyn'deki artık kapalı olan Bizarre barında tanıştığı drag sanatçısı God Complex'ten ilham alarak, 'Tanrıyı ilk kez orada gördüm' diyor. Rampleman, bu performansçının dans geçmişinden etkilenerek, 'Life is Drag' adını verdiği projeyi hayata geçirdi. Bu projede, drag performanslarını kaydedip katılımcılarla röportajlar yaparak onların drag felsefelerini ortaya koyuyor. Bu hafta New York'taki SoMad sanat alanında projenin en yeni eserleri sergilenmeye başlıyor. Sergideki videolardan birinde, God Complex, incelikle işlenmiş ten rengi bir elbiseyle dans ederken hayallere dalmış bir şekilde görünüyor.
Rampleman, 'Life is Drag' projesinde belgelediği sanatçılarla, drag sanatının çok çeşitli yüzlerini ortaya koyuyor. 2019 yılından bu yana, 200'den fazla sanatçıyı ve 370'ten fazla gösteriyi kayıt altına alan Rampleman, böylece ABD'deki en büyük dijital drag performans arşivini oluşturdu.
Yeni eserler, Manhattan'ın Flatiron Bölgesi'nde kendini 'kadın ve queer liderliğinde, bağımsız bir sanat alanı' olarak tanımlayan SoMad'daki sanatçı rezidansının bir ürünü. Rampleman, bu çalışmalarda topluluk organizatörleri, yapımcılar ve aktivist drag sanatçılarına dikkat çekmeyi hedefledi. Bu yaklaşımı, ABD Başkanı Donald Trump'ın yeniden seçilmesiyle gelişen siyasi iklimin bir yanıtı olarak değerlendiriyor. Projenin önemi, sadece bir performansın kaydının ötesine geçiyor; aynı zamanda varoluşun onaylanmasına da dönüşüyor. Rampleman’ın projelerinde, katılımcılar tarihten silinemez.
Rampleman, 'En ilham verici bulduğumuz insanlarla çalışmak önemliydi ve onların mesajlarını ve seslerini duyurmak için elimizden geleni yapmalıyız' diyor. Çalıştığı kişiler arasında topluluk organizatörü Julie J, yapımcı Amygdala ve 'King of Drag' yarışmasının yeni şampiyonu King Molasses gibi isimler yer alıyor. Her röportajda, sanatçılar kendilerini ve sanatlarını savunuyor. King Molasses, Rampleman ile yaptığı bir röportajda, 'Dünyadaki varlığım pazarlık konusu olamaz. Ben özgürüm, dolayısıyla beni durdurmanız mümkün değil' şeklinde ifade etti. Julie J de, 'Drag ne bir egemenlik peşinde, ne de bir kaderi gerçekleştirme kaygısında. Sadece var olan bir şey' diyerek düşüncelerini paylaştı.
Rampleman, bu kadar geniş bir drag performansları koleksiyonuna sahip olmasına rağmen, aslında ilk kez 2019 yılında bir gösteri izlediğini belirtiyor. Bu gösteride arkadaşının moda şovunda drag modelleri yürüyordu. Daha önce kadın kimliğini sorgulayan projeler üzerinde çalışan Rampleman, ilk drag deneyiminden sonra dikkatini tamamen bu alana yönlendirdi. 'Gördüğüm şey, yapılan en ilginç sanatlardan biriydi' diyor.
Elde ettiği deneyimlerle birlikte daha fazla gösteriye katılan Rampleman, eğer sanatçılar drag'den ayrılırlarsa, çalışmalarının kaydının neredeyse hiç kalmayacağını fark etti. Ancak mekanların kapatılması ya da sanatçıların kariyer değişiklikleri, bu önemli eserlerin kaybolmasına yol açabiliyor. Rampleman, bu nedenle hem drag kültürünü yaşatmak hem de toplumsal cinsiyet kimliği konusunda farkındalığı artırmak adına çalışmalarına devam ediyor.
🔗 Orijinal Kaynak
Bu içerik orjinalinden yorumlanarak Türkçe dilinde yazılmıştır. Orjinal haberi okumak için:
Orijinal Haberi Oku